akdeniz üniversitesi ifşa – Akdeniz Sözlük
sözlüğün kendi ayağına sıktığı başlık. kilitli kapılar ardında dönen tüm oyunları açıklamanın vakti geldi. Evet, şu an evin önündeki basın mensubu ordusunu hayal kırıklığına uğratmayarak sözlük yönetimini tek tek ifşa edeceğim. dışarıdan hiçbir otorite buna cesaret edemeyeceği için içeriden birinin bu günahkâr oluşuma artık dur demesi gerekli. Her yerdeler dostum, her yerdeler.

bir wikileaks ve hatta bir wicks misali tüm kirli çamaşırları ortaya dökmeye başlıyorum izninizle:

---

aycanyilmaz
---
hepiniz onu sözlüğün sahabı olarak tanıyorsunuz. oysa o bir kedisever. eheh, yok yok, kedileri de sever muhakkak, sevmezse de linç ederiz de mevzu çok daha derin. şimdi hepinizi o unutmaya çalıştığınız lanetli geceyi hatırlamaya davet ediyorum. Her şey o gece başlamıştı işte. lideri olduğu tarikatın üyeleri, mart ayındaki pool & çi börek partisinde göğe baktılar ve ışıldayan şifreli harfleri netlikle seçebildiler:

"cani tom marvolo riddle"

eşsiz hafiyelik yeteneğimi konuşturacağım bu kısmı dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum. harflerin yerlerini değiştirdiğimizde ortaya ne çıkıyor, biliyor musunuz? "lord i-can voldemort" kimin aklına gelirdi ki... evet, sözlüğün sahabı, sahabısı ve sahabesi olarak tanıdığımız aycan meğer hıdı-hınılmımısı-gırıkın-kışı imiş. sözlüğün sağ üstündeki gece moduna geçtiğinizde sözlüğün daha güzel görünmesinin sebebi de budur. Bu sözlük herkesi karanlık tarafa çekmek için hazırlanmış bir projedir.

bu köklü yapıyı nasıl yerle bir edeceğinize gelince... bir lider ancak yalnızlaşınca düşer. Adı-anılmaması-gereken-kişiyi adalete teslim etmek için öncelikle onun kolu kanadı olan kurmaylarını alaşağı etmeniz gerekli. kimse kolay olacağını söylemedi jonathan.

gerçeği öğrendiğinize göre kurmaylarını ve zayıf yönlerini açıklamaya geçiyorum:

---

Büşşş
---

girilerini okuduğunuzda 90'lar nostaljisi seven, rakıcıgillerden, zaman zaman damarcı, iibf-zede, muhalif bir insan olduğunu düşündünüz, değil mi? Haklısınız, öyle. Ama bu yalnızca buz dağının görünen yüzü, madalyonun tek tarafı, bıçağın... abi, blade filminin adını bıçağın iki yüzü diye çevirenlere siz de hayret etmiyor musunuz? filmin "olaya bir de bu açıdan bakın." mottosuyla ne ilgisi var yahu? neyse, konumuza dönelim: vampirler. zira büşş'ün pozitif görüntüsünün altında diğer yazarları karanlığa çekmeye çalışan, onların mutsuz girileriyle, satırlar arasına gömülen gözyaşlarıyla beslenen bir sözlük vampiri var. "bar da neymiş meyhane varken!", "müslüm baba adamdır.", "iibf bizi mahvetti.", "iktidar yüzünden hayatımız karardı.", "büyüdük ve kirlendi dünya.", "yalnızlık ne kötü." gibi girilerine dikkat ederseniz artçı şoklarla körpecik yazarları derinlerinde kalmış hüzünleri yâd etmeye, sözlükte acılarını anlatmaya, içip içip eski sevgililerini aratmaya, kahveden gelip ana-babalarını dövdürmeye, öhm, o kadar değil de uzun lafın kısası; sonu gelmez depresyonlara sürüklediğini fark edeceksiniz.

peki, büşş'ü durdurmanın yolu nedir? cahil cühela gibi kalbine kazık saplamayın, zaten girilerine bakınca orada ne kazıklar yatıyor olmalı. (*) sarımsak da işe yaramaz, rakının dibine vurduysa sarımsaklı çorba çeşitlerine alışkındır. (*)

çözüm basit arkadaşlar, kadim kitap necronomicon'a göre çıralı'ya gidip hayalindeki ideal erkeği (#1221) yakaladıktan sonra ona adak olarak sunmanız gerekli. kolaylık açısından aşağıya temsili bir resmini koyuyorum:

görsel


buraya kadar tamamsa vakit kaybetmeden sıradaki isme geçiyorum:

---

eceaslanov
---

rumuzu bile çeçen keskin nişancı etkisi yaratan bu yazarı birkaç ay öncesine kadar hafif sitemkâr, heyecanlı, klorak tabirini kullanmasından mütevellit izmir veya yöredeki diğer aydın iller menşeili, tam bir merkez sol çizgisinde izlemiş olsak da cehapeli teyzelerden ayrışarak gerçek bir muhalife dönüştüğü nokta aktivistliği oldu. o yapsın, bu yapsın demedi, kamera önüne bile geçmedi; kolları sıvamak suretiyle bizzat kampanya başlatıp akdeniz üniversitesi ring seferlerinin yeniden ücretsiz olmasında büyük rol üstlendi. buraya kadar her şey güzel görünüyor, değil mi? nasıl güçlendiğinin farkında değilsiniz tabii. yarın cumhurbaşkanı olayım dese, amerika başkanı dahil herkes olayım dese, masada ben de varım dese, tokamı çıkartayım da saçlarımın gölgesinde serinleyin lan dese koşup oy verecek hale gelmedik mi? hepimizi nasıl yönettiğinin, kitleleri sosyal medya vasıtasıyla istediği her yöne sürükleyebileceğinin farkında olan tek kişi olamam dostum, a hayır, bunu düşünmek bile istemiyorum, oh no. Tek kadın rejimini getirmek adına günbegün güçlenen bu kişiye iyi bakın. yakında banknotlarda onun resmini göreceksiniz.

Onunla başa çıkmak istiyorsanız tek çareniz var: mustafa sarıgül. hepimiz biliyoruz ki günümüz siyasetinde bu yenilikçi anlayışla baş edebilecek tek kişi o. lakin acele etmemiz lazım, y ve z kuşağı aslanov için besteler yapmaya başladı bile:

Pislikleri klorakla ov,
Dincileri ülkeden kov,
Hey DJ, the music is low! (*)
Geleceğimiz Eceaslanov!

---

melon
---
son isme geldik. kimdir melon? kime, neye, hangi güç, odak, kodak ve ideolojilere hizmet etmektedir? Binlerce makale yazıldı, birçok gazeteci işinden oldu, aç bırakıldı, yalnızca ekmek ve şarap verilmek suretiyle hor görüldü, boş sözler verildi, ayranlar içildi, makaslar alındı ama bu soruların ucu hep açık kaldı. mistik desek değil, rustik desek fazla iddialı, tiftik desek kaşındırır, lastik desek terletir. Melon hepsinden öte bir manipülatördür arkadaşlar. insanları akıllarından dahi geçmeyen şeylere inandırır ve kaostan haz duyar. sözlükte çok değer verdiğiniz insanlarla şu an umrunuzda dahi olmayan düşünceler hakkında "bazı ...larına dert olmuştur." bakınızı verecek kadar düşük seviyeli ve hararetli münakaşalara girebilirsiniz. melon ne zaman gelir, ne zaman gider, anlamazsınız bile. bunları duymak sizi çok şaşırttı, farkındayım. melon gibi bir iyilik timsalinin bunları yapabileceğine inanmıyorsunuz. ah güzel gözlü, saf çaylaklarım benim, internette "childhood ruined." caps'leri paylaşmaya hazırsınızdır umarım. merak etmeyin, yapbozun son parçasını çözebilmek adına yıllarca trafiksiz ve sürtünmesiz ortamda yürüttüğüm gizli çalışmalarımdan derlediğim bilgileri sizlere olabildiğince basitleştirerek sunacağım.

Tek soruya yanıt vermenizi istiyorum yalnızca: "Melon'un burcu nedir?"

Hemen "kendisiyle aynı gün doğulan ünlü" başlığına koştunuz, değil mi? ah benim primatlarım, deyin bakalım, ne yazmış oraya? deniz özerman. bir demet tiyatro'da mükremin'in yıllarca aşkımız ondan büyük, bundan büyük beyanatlarıyla gezdikten sonra "seni seviyorum da seni sevmeyi eskisi kadar sevemiyorum." dediği asuman'ı hatırladınız mı? hah, o abla işte. Bakın, ismini aratınca ne çıkıyor:

görsel


Yani internete göre Deniz Özerman 22.02.1969 Antalya ya da 09.05.1969 İstanbul doğumlu. Şimdi, Deniz Özerman hangi tarihte hatta nerede doğmuştur; söyleyebilecek kimse var mı? Tüm istanbul medyası işin içinde olabilir, görüyor musunuz? ne oldu, hani o biricik, iyi kalpli melon'unuz manipülatör değildi? Yahu ben başta neyi sordum? melon'un burcunu, değil mi? Biz nereye geldik? Deniz Özerman'ın nerede doğduğuna. bitti mi sanıyorsunuz? Melon'un zihnini fazla küçümsüyorsun genç dostum. daha yeni başladık.

Gel, seni melon labirentinde bu odayla bağlantılı başka bir odaya götüreyim şimdi de. bugüne kadar herhangi bir burcu yahut görüşü şu coşkuyla anlattın mı, bir söyle bana: #2244

Melon kalkmış, akrep burcunu akıllara durgunluk verecek bir heyecanla anlatıyor. Ne gariplik var bunda diyeceksin. Safsın çünkü sen, dersin. Hiç kıvırma şimdi, bayağı da dedin içinden. Tamam, neyse, uzatmayalım. kolumu acıtıyorsun!!! Ne diyorduk... Buradaki garipliği görmek için seni deniz özerman'ı hatırlamaya ve birkaç saniyelik saygı duruşuna davet ediyorum. ulaştığımız ikileme göre Deniz Özerman ya 22 Şubat doğumlu ya da 9 Mayıs, değil mi? Ulan ikisi de akrep burcu değil ki bunların. Peki melon'un balık burcu ya da boğa burcu başlıklarında herhangi bir girisi var mı? Hayır.

Dur, sen iyice kaybettin takibi. Telefona bakmayı bırak da özet geçeyim: Akrep burcu ya melon'un yükseleni ya da çok yakınındaki bir kadının (annesi/kardeşi vs.) burcu. peki, sayın çaylak, kim kendi asıl burcu dururken yükselenini ya da annesinin/kardeşinin burcunu böyle coşkuyla anlatır?

Melon budur işte. büyük ihtimalle ne bu tarihlerin ne Deniz Özerman'ın ne de akrep burcunun kendisiyle ilgisi var. melon size her şeyi söyler ama asla kendisini anlatmaz. Melon belki yoktur bile, belki sadece bir düşüncedir.

Onu yenmenin yolu mu? nüfusa gidip sormak en iyisi galiba. bir de şu yılan burcu girince kaydı burçlar diyorlar. burç haritası çıkarmadan da net konuşmak zor. neyse, o kadarını da siz düşünün. benim kafam şişti.

...

işte bu karanlık sayfanın(*) arkasında bu güçler imparatorluğu yatıyor. bundan sonrasının takibini ülkemiz siber kolluk kuvvetlerine ve yüce yargı organlarına bırakıyorum. Belirtmem gerekir ki artık hedeflerindeyim ve bu son girim olabilir. Belki de beni ortadan kaldırdıktan sonra hesabımı başkasına verip benim gibi saçma sapan giriler yazdırarak yaşıyor süsü verecekler. son dileğim, melon'un burc...

---

Nöt: bir gün yeniden yazmaya başlarsa

7221821beta
'dan ayrıca bahsedeceğim. onunla ilgili bilgilerim katbekat eskiye dayanıyor ve bir süredir yazmaması nedeniyle şahsının can güvenliği ile kamusal sağlığından şüphe duymaktayım. çok sayıda başlık açınca temas etmemesi gereken konulara temas etti ve susturuldu sanırım. Bira borcu vardı.